ESNEK AMBALAJ
Ambalaj, içerisinde yer alan ürünü, ürünün yapısına ve şekline göre en iyi şekilde koruyan, temiz kalmasını sağlayan, taşınmasını kolaylaştıran ve aynı zamanda ürünün tanıtımını yapan değerli bir malzemedir. Önceleri sadece ürünü muhafaza etme ve taşıma görevini üstlenmiş olan ambalajlar günümüzde içindeki ürünü temiz bir biçimde saklayabilmenin yanında ürünü tanıtan anlatan bir araç halini almıştır. Bu açıdan ambalaj tüketicilerin satın alma kararlarında etkilidir. Ürünün sağlıklı koşullarda saklanması, ürünün ambalaj üzerindeki kod uygulamalarıyla izlenebilir olmasına imkân tanıması ve marka görsellerini ve bilgilerini içermesi nedeniyle ambalaj, nihai satış aşamasında etkili bir faktördür. Ayrıca ambalaj ürün kaybını en aza indirdiği için maliyetten tasarruf sağlamaktadır.
AMBALAJIN TÜRKİYE’DEKİ GELİŞİMİ
1960’lı yıllarda ülkemizdeki ambalaj malzemeleri kâğıt, karton, selofan, cam ve ahşaptan oluşuyordu. İhracatta tahta kutu ve sandıklar ile jüt çuvallar kullanılıyor, bunların dışındaki ambalajlar maliyeti artıran lüks malzemeler olarak görülüyordu. 1970’li yıllarda, ambalaj sanayisinin özellikle ihracattaki önemi kavrandı. Aynı dönemde pek çok ülkenin ambalajlama enstitüsü olduğu biliniyordu. Ülkemizde de 1977’de Ambalaj Araştırma Merkezi’nin kurulması çalışmaları başladı. Türkiye’de ambalaj sektörünün ilk gelişimi, teneke kutu dalında oldu. Bu dönemde, ilk kez kendi ürünlerini ambalajlamak için ambalaj üretimi yapan işletmelerin dışında yalnızca ambalaj üreten işletmeler kurulmaya başlandı. Teneke kutu alanında yaşanan bu gelişme, daha sonra karton ambalaj ve plastik ambalaj alanlarına da yayıldı. 1980’li yılların başında ülkemizde ilk kez pet şişe üretilmeye başlandı. Su ambalajlamada kullanılmaya başlanan pet şişeler, çok kısa süre içinde sıvı gıda maddelerinin ambalajlanmasında yaygın şekilde kullanılır hâle geldi. Bu durum, çok eski bir geçmişe sahip olan cam ambalajın pazar kaygısı ile teknolojisini yenilemesine neden oldu. Yine 1980’li yıllarda ithal edilen alüminyum kutu, ülkemizde de üretilmeye başlandı. Türkiye’de oluklu mukavva sanayisinin kurulması da SEKA’nın 1954 yılında İzmit tesislerinde ilk oluklu mukavva fabrikasını işletmeye açması ile gerçekleşti. Özel sektör, 1960’tan sonra oluklu mukavva yatırımına ve üretimine ilgi duymaya başladı. Türkiye’de oluklu mukavva sanayisinin en hızlı gelişme dönemi, 1981–1995 yılları arasında oldu.2 Türkiye’de Ambalaj Sektörü Türkiye’de ise köyden kente göç, yaşam standartlarının yükselmesi ve buna paralel olarak perakende alış veriş eğiliminin artması ile tüketim alışkanlıkları değişmiştir. 2014 yılında kişi başı ambalaj tüketimi 220 dolar seviyesine kadar ulaşmıştır.3 Ambalajcı Sanayiciler Derneği tarafından (TÜİK verileri baz alınarak) hazırlanan rapora göre Türkiye, 2015’ in ilk 9 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre ihracatını % 11 artırdı ve 2.97 milyar dolar seviyesine çıkardı. İthalatta ise ambalaj türlerine göre incelendiğinde toplam ithalatta plastik ambalajlar %52 pay ile ilk sırada yer alırken %37 ile kâğıt/karton ithalatı takip emiştir. 2014 yılında ilk 9 ayda ithalattaki en büyük artış cam ambalaj sanayinde yaşanmıştır. Miktar bazında %43, değer bazında %29 artarak 110 milyar dolar sınırına dayanmıştır. İthalatı en fazla azalan segment ise diğer torba ve çuval ambalajları olmuştur Sektör yöneticilerinin dile getirdiği üzere kâğıt/karton gibi hammadde ara mamul ihtiyacı yeteri kadar karşılanamamaktadır. Bu nedenle ara mal üreten işletmelerin, kaliteli ambalaj üretmeye odaklanan işletmelerin standartlarına göre ara mamul üretmeleri için yatırımlarını ve üretimlerini geliştirmeleri gerekmektedir. 4 Ambalaj sektörünün gelişiminin, bir ülkenin gelişmişliğiyle orantılı olduğuna dikkat çeken sektör oyuncuları, Batı Avrupa'da, ambalajlama sayesinde gıdalarda yüzde 2-3 oranında israf söz konusu olurken, Türkiye'de her yıl 16 milyar TL değerinde taze meyve ve sebze ile yaklaşık 1,5 milyar TL değerinde ekmeğin birçok farklı nedenle israf edildiğini belirtiyor. Sektör aktörleri, gerek ekmeğin gerekse bakliyat ve yaş meyve-sebzenin ambalajlanmasının gerektiğini uzun süredir gündeme getirmektedir. 5 Türkiye’de ambalaj malzemeleri temel olarak kâğıt/karton, plastik, cam, metal ve ahşap ağırlıklı olmak üzere beş ana gruba ayrılmaktadır. Ancak içindeki ürüne fiziksel ve kimyasal açıdan uygun yapılarda düzenleme yapılması zorunluluğu, ana malzemelerin yeni teknolojilerle işlenerek farklı kullanımlarını ortaya çıkarmakta, malzemelerde koruyuculuk ve raf ömrü açısından esneklik sağlanmaktadır. Ana malzemeler doğrudan kullanıldığı gibi kendi aralarında ya da birbirleri ile bağlanmak, bir ya da iki yüzeyine kaplama yapılmak suretiyle esnek ambalaj olarak kullanıma sunulmaktadır. Türkiye’de ambalaj malzemesi kullanan üretim sektörleri genel olarak aşağıda açıklanan gruplara ayrılmaktadır.
- Sabunlar, kozmetikler ve hijyen kâğıt ürünleri
- Un ve unlu ürünler; bisküvi, kek, snack ve ekmekler
- Yağ ve yağ ürünleri (sıvı, katı); tereyağı ve margarinler
- Şeker ve şekerleme ürünleri; çikolata, ciklet ve nugat ürünleri
- Deterjan ve temizlik ürünleri (toz, sıvı, jöle, krem)
- Süt ve süt ürünleri (yoğurt, ayran),
- Çeşitli peynirler (eritme, kaşar ve diğer yumuşak ve sert peynir ürünleri)
- Alkollü ve alkolsüz içecekler (meyve suları, kolalar ve gazozlar)
- Sigara ve tütün ürünleri
- Çay, kahve, kakao ve tuz ürünleri
- İlaç ve sağlık ürünleri
- Mayalar (yaş ve kuru mayalar, instant mayalar)
- Et ve et ürünleri (sığır, dana, koyun, kanatlılar tavuk, balık ve deniz ürünleri)
- Diğerleri (çocuk mamaları, zirai mücadele ilaçları etiketler vs)
- Gıda-dışı sanayi ürünleri (ev gereçleri, tekstil ürünleri, süs eşyaları, şişe ve diğer sanayi ürünleri)
Son yıllarda hızla gelişen ve yılda ortalama %10 oranında büyüme kaydeden Türkiye ambalaj sanayiinde faaliyet gösteren firmaların büyük çoğunluğu KOBİ’lerden oluşuyor. Yılda 4,5-5 milyon ton düzeyinde üretim yapan sektörde, 1,7 milyon tonluk yıllık üretim ile en yüksek payı, kâğıt, karton ve oluklu mukavva ürünleri oluşturuyor. Bu alt sektörü, yılda 1,5 milyon tonluk üretim ile plastik, 750 bin ton ile cam, 600 bin ton ile metal ve 500 bin ton ile ahşap ambalaj ürünleri izliyor. Türkiye’de yıllık ambalaj tüketimi ise yaklaşık 3,5 milyon ton düzeyinde seyrediyor. Tüketimin %37’sini plastik, kâğıt, karton ve oluklu mukavva ambalajlar, %22’sini metal ambalajlar, %13’ünü ahşap ve %8’ini cam ambalajlar oluşturuyor. Üretim ve tüketimin yanı sıra, kalite standartları konusunda da hızla gelişen sektörde ISO 9000, ISO 14001 ve ISO 22000 gibi kalite belgelerine sahip ambalaj firmalarının sayısı giderek artıyor. Buna paralel olarak, ihracatta son 5 yılda yıllık ortalama %16 oranında artış yakalayan sektörün, 2009 yılındaki ihracatı, küresel ekonomik kriz nedeniyle yaşanan pazar daralmasına karşın, 2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş bulunuyor.7 2015’in ilk 6 ayında ise ihracat miktar bazında %14 artışla 790600 ton, ithalat ise 924500 ton olarak gerçekleşmiştir. Bu ilk 6 ayda sektör dış ticarette 202 milyon dolarlık fazla vermiştir. 2015’in ilk 6 ayında en fazla ihracat yapılan 10 ülkesi
• Almanya • İngiltere • Irak • Fransa • İran • İsrail • İtalya
• Hollanda • Azerbaycan • Rusya. Ambalaj çeşitlerinde ise torba ve çuvalda %32 ile miktar bazında en büyük artış gerçekleşmiştir. Yine miktar bazında kâğıt ve karton ambalajda %29, plastik ambalajda %9 artış gerçekleşmiştir. 2014 yılındaki malzeme grubuna göre üretim dağılımı ise sırasıyla: Plastik Ambalaj (%38), Oluklu Mukavva (%27), Cam Ambalaj (%15), Ahşap Ambalaj (%7), Karton Ambalaj (%6), Metal Ambalaj (%5), Kağıt Ambalaj (%2) olarak gerçekleşmiştir.